ERSAĞ
Eskilerin bir kaidesi varmış. Parlatıcısıyla birlikte kullanınca da sonuç gayet güzeldi. Unutmadan söyleyelim, Ersağ üye olarak ürünleri alırsanız daha ucuza geliyor. Ama temizlik malzemeleri ve başka eşyaların seçimine gelince birdenbire radikal değişiklikler yapamıyorum. Zamanında zeytinyağlı sabun kullanıp saçı nasıl hatır hatır yaptığını da deneyimlemişliğim var. Çocukların burun ve boğaz enfeksiyonlarının, bulaşıkların üzerinde kalan deterjan kalıntıları yüzünden olduğunu her geçen gün başka bir yerde duyuyor, okuyordum. 'Bir şey tamamen elde edilemese de, tamamen terk edilmez' diye. İşte böyle, bir yerlerden başlayıp, 'olduğu kadar' derken yavaş yavaş değişti pek çok şey. Çocukların burun ve boğaz enfeksiyonlarının, bulaşıkların üzerinde kalan deterjan kalıntıları yüzünden olduğunu her geçen gün başka bir yerde duyuyor, okuyordum. Şişelerin bir çoğu küçük olduğundan pahalıya gelebiliyor, 30 ml.lik olanlardan ihtiyacımıza ve cebimize görebirşeyler seçiyorum. Biraz daha geliştirmişlerdi. Krem kokusu yerine bitkinin kokusu bana iyi geliyor. Çünkü neticede direk vücüduna giriyor, yiyorsun kanına karışıyor. Ve etkisi çok uzun sürüyor, banyo sonrası kullanım yeterli olabiliyor. Şimdilik değiştirebildiklerimin mutluluğu bana yetiyor. Hatta sıvı çamaşır deterjanı bile var. Onun yerine Sade Pazar'da gördüğüm aromatik yağlar ve bitki sularını denemeye başladım.
ERSAĞ ÜYEOL
Daha önce kullandığım bir doğal ürün çamaşırlarımı çok lekeli bıraktığı için önyargım vardı. Çamaşır suyu ve amonyaklı temizleyeyiciyi ise artık oldukça az kullanmakla beraber tamamen bırakamadım. Sağlığımız mı, bardakların tabakların parıl parıl parlaması mı soruları arasında gidip geldim. Sağlığa zararlı bulaşık ve çamaşır deterjanlarına alternatif bulabildiğim için, bir tıkla doğal bakım ürünleri sipariş edebildiğim için şükrediyorum. Önce Ersağ üyeol kozmetik ürünleriyle başladım. Çamaşır deterjanımı değiştirmem biraz daha farklı oldu. Sonra yine aynı markanın bulaşık makinası tozunu kullandım, temiz bardakların üstündeki beyaz lekeleri görünce üzülerek jel deterjana geri döndüm. Hepsini elde edemedim diye tümünden vazgeçmiyorum yani. Biraz daha geliştirmişlerdi. Sağlığımız mı, bardakların tabakların parıl parıl parlaması mı soruları arasında gidip geldim. Bir tek şampuandan geçemedim. Ama tam yapamıyorum diye doğallık kaygısını tamamen bırakmam gerekmiyor diyorum. Söz konusu gıdalar olunca işimi zorlaştırsa bile doğallıktan, organiklikten yanayım, o ayrı. Sonra yine aynı markanın bulaşık makinası tozunu kullandım, temiz bardakların üstündeki beyaz lekeleri görünce üzülerek jel deterjana geri döndüm. Çamaşır suyu ve amonyaklı temizleyeyiciyi ise artık oldukça az kullanmakla beraber tamamen bırakamadım. Ersağ'ın şampuanlarını denemedim çünkü bebek şampuanı bile kızıma alerji yapmıştı. Söz konusu gıdalar olunca işimi zorlaştırsa bile doğallıktan, organiklikten yanayım, o ayrı. O iki sınıftan da değilim. Çünkü ben eskiden beri normal Arko kremi bile elime süremeyen, kozmetik kokusundan tiksinen bir insanım. Daha da safını arayanlar için Yeşil Köpük markasının ürünleri var, ama biraz daha pahalıya geliyor. Ersağ'ın şampuanlarını denemedim çünkü bebek şampuanı bile kızıma alerji yapmıştı. Daha da safını arayanlar için Yeşil Köpük markasının ürünleri var, ama biraz daha pahalıya geliyor. İnsan vücudunun enerjisini kurutan, hasta eden fosfat denen maddeden böylece kurtulmuş olduk. '2 gündür kremi sürmeyi yine unuttum, düzenli kullanmayınca işe yaramıyor ki' kaygısını yaşamıyorsunuz. Banyoyu şöyle bir üstten temizleyeceksem yine Ersağ'ın Banyo WC temizleyicisini kullanıyorum ama biraz daha derin temizlik gerekiyorsa, çamaşır suyu kullanmadan edemiyorum. Diş macunu olarak Naturalive'in macununu kullanıyoruz.
ERSAĞ ÜYE OL
Gün gelir belki şampuanı da bırakırız ya da bırakmayız, bir tek o bari oluversin deriz bilemiyorum. Ve etkisi çok uzun sürüyor, banyo sonrası kullanım yeterli olabiliyor. Çamaşır deterjanımı değiştirmem biraz daha farklı oldu. 'Uf yarısını kaçırıyorum, doğru düzgün dinleyemeyince ne kıymeti var gitmesem mi' demek yerine 'Olsun, tamamını dinleyemesem de dinlediğim kısımdan çok şey öğrenebilirim' diyerek gidiyorum ve Ersağ üye ol buluyorum. Tamam zora gelemediğim için tamamen doğal olmam imkansız. Doğallık da neymiş, ben temizliğe ve çabucak işimin bitmesine bakarım düşüncesinde kadınlar olduğu gibi, doğal olabilmek çetin mi çetin zahmetlere katlananlar da var. Yine Ersağ'ın bulaşık matik ürününe geri döndüm. Çünkü neticede direk vücüduna giriyor, yiyorsun kanına karışıyor. Ersağ'ın kozmetik ürünlerini ise sürekli kullanamadım. Elde yıkama deterjanına ise yine Ersağla devam ettim. Doğallık da neymiş, ben temizliğe ve çabucak işimin bitmesine bakarım düşüncesinde kadınlar olduğu gibi, doğal olabilmek çetin mi çetin zahmetlere katlananlar da var. Ersağ'ın kozmetik ürünlerini ise sürekli kullanamadım. Çünkü ben eskiden beri normal Arko kremi bile elime süremeyen, kozmetik kokusundan tiksinen bir insanım. Naturalive'in de değişik temizlik ürünleri, çamaşır ve bulaşık deterjanı seçenekleri var. Hepsini elde edemedim diye tümünden vazgeçmiyorum yani. Artık ne bulaşıklarımızda, ne çamaşırlarımızda fosfat kalıntısı yok. Hani şu kullandığımız temizlik ürünleri ve bazı eşyalar, doğal olsun mu, olmasın mı karmaşası var ya, ona da aynı mantıkla yaklaşıyorum. Mesela dinlemeyi çok istediğim bir seminere ya da konuşmaya ne yaptıysam yine de geç mi kalıyorum. Fakat piyasadaki neredeyse tüm deterjanları boykot etmek gerekiyorsa, dandik olanlar da çok kötü sonuç veriyorsa ben de sabun tozu kullanırım, ama sabun tozu da o kadar güzel temizlemiyor, neden Ersağ'ın çamaşır deterjanını bir kez olsun denemiyorum diyerek başladım. Ve bir süre devamlı kullanmama rağmen bir fayda görmedim, mesela akne losyonu akneleri azaltmadı. Üyelik için Ersağ üyesi olan başka bir tanıdığınızın üye numarasını kullanmanız gerekiyor. İnsan vücudunun enerjisini kurutan, hasta eden fosfat denen maddeden böylece kurtulmuş olduk. O iki sınıftan da değilim. Mükemmeliyetçilikle savaşmak için her zaman zihnimin bir köşesinde duran çok kullandığım bir kaidedir bu.
Artık ne bulaşıklarımızda, ne çamaşırlarımızda fosfat kalıntısı yok. Krem kokusu yerine bitkinin kokusu bana iyi geliyor. (Aşağıda belirttiğim gibi kozmetik ürünlerinden hiç memnun kalmadım.)El yapımı olmasa da, tamamen doğal olmasa da, insan vücuduna zararlı olduğu kanıtlanmış kimyasallar kullanılmayarak üretiliyor. Diş macunu olarak Naturalive'in macununu kullanıyoruz. Çünkü çok yakınımızdaki bir dükkanda rahatça bulabiliyoruz. 'Bir şey tamamen elde edilemese de, tamamen terk edilmez' diye. Şimdilik değiştirebildiklerimin mutluluğu bana yetiyor. Bir kere kokular çok doğal, çok yoğun. Mesela dinlemeyi çok istediğim bir seminere ya da konuşmaya ne yaptıysam yine de geç mi kalıyorum. Mesela hazır bezler varken bebek için kumaş bez kullanmak, onların kakasını akıtmak, makinada yıkamak filan asla ve asla göze alabileceğim türden şeyler değil. Çünkü çok yakınımızdaki bir dükkanda rahatça bulabiliyoruz. Mesela hazır bezler varken bebek için kumaş bez kullanmak, onların kakasını akıtmak, makinada yıkamak filan asla ve asla göze alabileceğim türden şeyler değil. Üyelik için Ersağ üyesi olan başka bir tanıdığınızın üye numarasını kullanmanız gerekiyor. Ama tam yapamıyorum diye doğallık kaygısını tamamen bırakmam gerekmiyor diyorum. Unutmadan söyleyelim, Ersağ'a üye olarak ürünleri alırsanız daha ucuza geliyor. HAYAT Ev işPaylaşBiraz Daha Doğal Temizlik Ürünlerine Geçiş01 Kasım 2014 Eskilerin bir kaidesi varmış. Bir tek şampuandan geçemedim. '2 gündür kremi sürmeyi yine unuttum, düzenli kullanmayınca işe yaramıyor ki' kaygısını yaşamıyorsunuz. Öyle birden bire, devrim şeklinde değil. Günün birinde belki denerim ama şu an herşeyi oturtmadan yeni şeyler denemek istemiyorum. Tamam zora gelemediğim için tamamen doğal olmam imkansız. Kokularıyla ve kullanım şekilleriyle bildiğimiz kozmetik ürünlerini andırıyorlar ve bu durum şevkimi çok fazla kırıyor. Elde yıkama deterjanına ise yine Ersağla devam ettim. Vicdan azabım beni rahat bırakmadı. Hani şu kullandığımız temizlik ürünleri ve bazı eşyalar, doğal olsun mu, olmasın mı karmaşası var ya, ona da aynı mantıkla yaklaşıyorum. Önce Ersağ'ın kozmetik ürünleriyle başladım. Gün gelir belki şampuanı da bırakırız ya da bırakmayız, bir tek o bari oluversin deriz bilemiyorum. Fakat piyasadaki neredeyse tüm deterjanları boykot etmek gerekiyorsa, dandik olanlar da çok kötü sonuç veriyorsa ben de sabun tozu kullanırım, ama sabun tozu da o kadar güzel temizlemiyor, neden.
Ersağ'ın çamaşır deterjanını bir kez olsun denemiyorum diyerek başladım. Şişelerin bir çoğu küçük olduğundan pahalıya gelebiliyor, 30 ml.lik olanlardan ihtiyacımıza ve cebimize görebirşeyler seçiyorum. Bir kere kokular çok doğal, çok yoğun. (Aşağıda belirttiğim gibi kozmetik ürünlerinden hiç memnun kalmadım.)El yapımı olmasa da, tamamen doğal olmasa da, insan vücuduna zararlı olduğu kanıtlanmış kimyasallar kullanılmayarak üretiliyor. Vicdan azabım beni rahat bırakmadı. Gayet memnunum şu an. Ve bir süre devamlı kullanmama rağmen bir fayda görmedim, mesela akne losyonu akneleri azaltmadı. Banyoyu şöyle bir üstten temizleyeceksem yine Ersağ'ın Banyo WC temizleyicisini kullanıyorum ama biraz daha derin temizlik gerekiyorsa, çamaşır suyu kullanmadan edemiyorum. Ama temizlik malzemeleri ve başka eşyaların seçimine gelince birdenbire radikal değişiklikler yapamıyorum. Sirke yumuşatıyor ama sirke kokan bir kadın olmak hiç hoş değil. 'Uf yarısını kaçırıyorum, doğru düzgün dinleyemeyince ne kıymeti var gitmesem mi' demek yerine 'Olsun, tamamını dinleyemesem de dinlediğim kısımdan çok şey öğrenebilirim' diyerek gidiyorum ve moral buluyorum. Kokularıyla ve kullanım şekilleriyle bildiğimiz kozmetik ürünlerini andırıyorlar ve bu durum şevkimi çok fazla kırıyor. İnşallah onu da bırakacağım günler gelir. Öyle birden bire, devrim şeklinde değil. Sirke yumuşatıyor ama sirke kokan bir kadın olmak hiç hoş değil. Günün birinde belki denerim ama şu an herşeyi oturtmadan yeni şeyler denemek istemiyorum. İşte böyle, bir yerlerden başlayıp, 'olduğu kadar' derken yavaş yavaş değişti pek çok şey. Naturalive'in de değişik temizlik ürünleri, çamaşır ve bulaşık deterjanı seçenekleri var. Mükemmeliyetçilikle savaşmak için her zaman zihnimin bir köşesinde duran çok kullandığım bir kaidedir bu. Sıvı el sabunlarının sakıncalarını eskiden beri duyarım, ama çocuklar seviyor diye onu da yine .
Ersağ'dan alıyorum. Hatta sıvı çamaşır deterjanı bile var. 'Tamamen doğal olamasam da olabildiğim kadar olurum' yaklaşımı yardımıyla, yıllar içinde yavaş yavaş değişti bazı temizlik alışkanlıklarım ve kullandığım ürünler. Parlatıcısıyla birlikte kullanınca da sonuç gayet güzeldi. İnşallah onu da bırakacağım günler gelir. Onun yerine Sade Pazar'da gördüğüm aromatik yağlar ve bitki sularını denemeye başladım. Daha önce kullandığım bir doğal ürün çamaşırlarımı çok lekeli bıraktığı için önyargım vardı. Yine Ersağ'ın bulaşık matik ürününe geri döndüm. Zamanında zeytinyağlı sabun kullanıp saçı nasıl hatır hatır yaptığını da deneyimlemişliğim var.
